May 05, 2009

Çıktığın kapıyı kapatma şekli üzerine...

Dün bir anlık sinirle birşeyler yazacaktım; vazgeçtim. Sakinleştim, düşündüm; geçmişte neyi niye yaptığımı tarttım, bugünle birleştirdim. Ve bir karara vardım. Bundan sonra yazılarımın NFLTR platformunda yayınlanmasını istemiyorum. Bardak taştı sonunda.

Bir dönem forum üyeliğim de bulunan sitede seviyeli tartışırmalar yürüttük. Sonra kimliği belirsiz kişiler türedi forumda, tartışmaların rengi değişti. Kimliğini bilmediğimiz adamar ortalığı karıştırmaya başlayınca ben kaçtım. Oysa (hala) savunduğum Türkçe terim mevzusunda bile Burak ile flag futbol tartışmak bile keyifliydi o zaman. Konu dallanıp budaklanmıştı ama bir seviye vardı, kişilere saygı vardı.

NFLTR forumları başta olmak üzere Türkiye'de korumalı futbol üzerine yazılıp çizilen hemen her şeyi okurum. Final maçının sonucu sürprizdi diyen başka kimse çıkmadı. Dolayısıyla bu şekildeki ithamları kendi şahsıma yapıldı kabul ediyorum.

Ben pire için yorgan yakarım; sorun değil. Yazdığım bir cümleye bir hafta yorum yapıp, tartışıp, haksız olduğumu söyleyenler sonunda benim demek istediğimi söyleyip konuyu kapattığında bu benim için sorun olmaz. Bir şekilde bu spor için kafa yorulmuş, kurallar incelenmiş, fikir zenginliği yaratılmış ve ortak bir paydada buluşulmuştur. Ama bir dönem ODTÜ formasını giymiş, bizim abi-kardeş ilişkilerimizi görmüş, saha dışında uğraştığımız işleri bilen bir kişinin cevap vermeyeceğim bir yerde doğrudan bana laf atması bardağı taşırır.

Yiğithan; beni gündüz vakti Devrim'de alkollü göremezsin. Gayet ayık izledim maçları. İnanmazsın (gerçi inanman da umrumda değil ama) Bilkent maçında da alkolsüzdüm. Yorumlarımda alkolün etkisiyle biz de hata yaptık özeleştirisini maçtan birkaç saat sonra yapabilmek ayık bir kafa gerektirir. Gazi'de bir saygınlığın olabilir, seni kaptan (bu arada bir dönem ben de yaptım; kaptanlık her pozisyon hakemle tartışmak değildir, bunu da öğrenirsin zamanla) bile yapmış olabilirler. Ama beni hedef alan yazılarında bilmmediğin şeyleri yazma; kaba tabiriyle bok atma. Bu hafta bir Fenerbahçe taraftarı olarak Fenerbahçe'nin güzel oynayarak kazanması da bana sürpriz olmadı (tüm ülkeye olması umrumda değil, bana olmadı). Cümlemin başını da gözünle okursan orada da "bana" sözcüğü var. Ben bu gençlere inanıyorum, güveniyorum, gurur duyuyorum, arkalarındayım. Kazandığınız maç için tebrik ettim, sahada gördüğüm güzellikleri yazdım (çirkinlikler de vardı ama yazmadım) ve kendi takımımı yorumladım. Emeğe saygın yoksa bile (sen oynamaya başladığında ben aktif sporculuğu bırakmıştım) karşındaki insana saygın olsun. Bu da benden bir ağabey nasihatı sana.

İster pire için yorgan yakma dersiniz, ister çocukla çocuk olma! Şampiyon takımın kaptanı (ünvana bak bea!) daha oynadığı maçta ilk TDu kimin yaptığını farkedememişken benim tribünde fazla içip maç sonrası saçmaladığımı söylüyorlarsa (rakibin kim olduğunu maç öncesi yazmıştım) ben bu ortamda yokum arkadaşlar. Başbakan taklidi yaparak konuyu kapatıyorum: NFLTR benim için bitmiştir...

5 comments:

Anonymous said...

Ufuk..bende senin yazılarını her zaman zevkle okuyan sana saygı duyan birisiyim..ama son 3 yazın özellikle bu final sonrası yazın beni bu kadar taraflı ve iğneleyici yazmaya itti.Benim Odtü'de oynadığım dönemden bir sürü arkadaşım var hala, ki saha içinde gayet iyi anlaşıyoruz.Kaptanlık meselesine gelince..Evet bu takımın kaptanıyım ve kimseden kaptanlık dersi almama gerek yok..hakemlere itiraz etmedim aksine yaptığımız sportmenlikdışı haraketlerden dolayı özür diledim.örneğin 13 Şevki'nin topu dikmesinden sonra.Bunları burda sana açıklıyorum çünkü bu kadar sinirlenip bu denli bir yazı yazmana gerek yoktu..Saygılar, Yiğithan Erdoğan..

Anonymous said...

ilk TD'u kim yapmış onu da merak ettim açıkçası..Yani bu kadar sakız etmene bu kadar sinirlenmene sebep olan ne?? tamam alkol almamışındır tamam sana göre süpriz olmuştur..ama inan şu yazılarınla sahadaki ODTÜ oyuncuları kadar centilmen olamıyorsun..Yaşına da hürmetim var isminede..ama inan bu son yazdıkların benim içinde bardağın son damlası oldu..sen bilirsin ister NFLTR ye yaz ister yazma açıkçası umrumda değil..Aman bide çocukla çocuk olma :) hoşcakal..

Ufuk Çaylı (#57) said...

İki mesajı da okudum. Demek ki neymiş; dışarıdan birisi direkt şahsı hedef alan yorum (asılsızlığı tartışılır) yapınca sinirleniliyormuş, tepki veriliyormuş, centilmenlik bitiyormuş ;)

Anonymous said...

tamam herşeye eyvallah..daha da alınganlık ve sinir yapma,nfltr'de düzelttim, gereken yapıldı kısaca ;)
ben senin her yazını (son 3 hariç) keyifle okuyorum o yüzden NFLTR'ye yazmanı inatla istiorum :) kendine iyi bak..

Ufuk Çaylı (#57) said...

Kardeş tartışma gereksiz yere uzuyor; son bir ayrıntıdan bahsedip konuyu kapatacağım. Bilkent maçımızın özeti hariç tüm yazılarımı ben kendi blog sayfama ODTÜ fanatiği sıfatıyla yazıyorum. NFLTR yöneticileri dilerse bu yazıları kaynak belirterek yayınlıyorlar. Bir yazım hariç NFLTR için yazı yazmadım. Bu blog sayfası 2 yıldır var, ve ben taraflı olduğumu söyleyerek yazıyorum. Bu blogda gerçekten sinirlenebileceğin tek bir yazım var Gazi Üniversitesi ile ilgili ve biz Kerem Ateş ile bu konuyu çözümledik diye düşünüyorum. O yüzden artık tek taraflı yazıyorum. Rakipte gördüğüm artı ve eksilerden bahsetmiyorum.

Son yazılarımda da Gazi'yi ezeriz geçeriz filan da demedim ki snirlenesin. Takımıma güveniyorum dedim, gençler canavar gibiler dedim, galibiyet için gerekenleri yapıyorlar dedim. Sizinle yaptığımız maç öncesi de mantıken %50 ihtimal dedim. Tribünden de haklı olduğumu gördüm. Maç sonrası istatistiklere de göz attım; alınan yardlara cezalara baktım. Oyun gayet dengeli göründü bana. Keza skor da öyleydi.

Maç sonrası da üç cephe içerisinde (bir taraf ODTÜ, Bir taraf Gazi ve ortada tarafsız hakemler) en az hatayı sizin yaptığınızı ve kazandığınızı yazdım.

Özetle ben bundan sonra da bu sayfada takımımın fanatiği olarak; sonuna kadar taraflı bir şekilde çıktıkları her maçı kazanacaklarına inanarak yazmaya devam edeceğim. Kalan maçlarınızda başarılar...