April 25, 2009

Muhalefet yapasım var

Bu hafta sonu Ankara'da tek bir maç yapılacak (Altınel SK - Koç Üni. SK) ve ben o maçta olmayacağım. Programda görünen ODTÜ SK - Ankara Pars SK maçı bildiğim kadarıyla Ankara Pars SK'nden kaynaklı nedenlerle oynanmayacak. Bu da ODTÜ'lü gençlerin (kadroda kalan tek pro oyuncumuzun da ruhu gençtir çok çaktırmasa da) bu sene oynayamadığı ilk maç olacak. Böyle bir haftada aslında işim de başımdan aşkınken birkaç satır yazasım, herkese muhalefet olasım var. Yazımda bolca da mecaz ve tezat olacaktır; edebi sanatlardan anlamıyor; iyi niyetle okumuyorsanız eleştirmemenizi rica ediyorum. Kısım kısım doğrular da yazılı olabilir. Bu durumda en iyisi siz isterseniz eleştirin; benim blok sayfamda da laf kalabalığı olsun!

Önce amerikan futbolu üzerine halka açık alanlarda fikir tartışmaya çalışan; tabir-i caizse ihtiyar heyeti diyebileceğimiz eski oyuncularla başlayayım (bu cümlemde özellikle korumalı futbol yazmıyor). Delphi forumu günlerinizi çok çabuk unutmuş olacaksınız ki (gerçi bu hafta hatırlandı bu konu) hala fikir beyan ediyorsunuz. Yahu ilerlemek, gelişmek bu sporla ilgilenen insanların nesine gerek. Niye bilgi birikiminiz ve tecrübenüzle milletin aklını bulandırıyorsunuz. Bırakın herkes eski defterleri fesatça karıştırsın; yıllar önce yaşanmışlıklarla birbirine laf soksun. Açılan her konudan sorun çıkarmak için aç kurtlar gibi bekliyor insanlar. Malzemesiz dönemde bizler Uçaksavar'da Uğur(Boğaziçi) - Timur(ODTÜ) çarpışmaları izlerken; Bilkent'in sahasında oynanan ilk malzemeli maçta Boğaziçili ve Bilkentli arkadaşları kıskanırken (evet bu bir itiraftır; o gün sahadaki oyuncuları cidden kıskandım) bu sporun varlığından bile haberdar olmayan bir kesim sizi sadece eleştirecek; yerden yere vuracaktır. Belki çoğunluk yapmıyor ama tartışma çıkartmak; hakaret etmek isteyen insan sayısı da az değil. Türkiye'de hangi tartışma platformunda tartışma üslubu siyasi parti liderlerinden daha iyi bir hal almış ki bu işi camiamız becersin?

Federasyondan devam edeyim; internet sitesinde niçin şeffaflık yok? Arkadaşlarımı 8 gün sonraki final maçına çağırmayı planlıyorum; nereye çağıracağım belli değil. Olmazsa bize gelin; beraberce gideriz derim. Alınan ve alınmayan kararlar belli değil. Bazı eylemler için nedenler bile açık açık belirtilmişken (misal YÖK başkanına tamamen maddi nedenlerden kaynaklı plaket verilmiş; haberde destelerinden dolayı yazıyor) neden sporla ilgili konularda aradığımı bulamıyorum? Gerçi haberde bahsi geçen deste para destesi olmayabilir ama ben bu kriz ortamında her desteyi paraya yoruyorum.



Hakemler, oyuncular, takım yöneticileri konusuna girmeyeceğim. Eski yazılarıma göz atın; yapıcı eleştiri yapmaya çalışırken bile herkesin karşısındaymışım gibi algılandı. İdare ediverin onlarla şimdilik.

Yazıyı kendimle bitireyim; kim oluyorum da herkesi eleştiriyorum. Sporla ilgili kuralları ciddi ciddi incelemiş olmam bana hakemlerin hata yaptığını düşünme hakkı vermez ki; niye sorguluyorum. Kısa süren yardımcı antrenörlük dönemim öncesi ve sırasında bulabildiğim her kaynağı incelediysem ne olmuş yani? Rakip takım bir dizilime kuraldışı dediyse o dizilim kural dışıdır. Sırf maçı yöneten hakemlerin, tribündeki seyircilerin ve taktiği uygulayanların dizilimi sorunsuz görmesi bana bunu savunma hakkını da vermez. 2000 yılından bu yana özellikle ODTÜ için her kademede elimden geleni yaptıysam ne olmuş. Artık susup oturma zamanı benim için. Nasıl olsa mükemmel bir sistem var ve her şey yolunda!

Neyse; ben methanol reaktörü modellemeye devam edeyim...

1 comment:

Ufuk Çaylı (#57) said...

6 gün kaldı; TBSF halen maç yer ve saatini duyurmadı. Kendilerine spora verdikleri bu destelerden (pardon desteklerinden) ötürü teşekkürü borç bilirim...